Miralay Haber Merkezi
9 Temmuz 1998 tarihinde İstanbul Mısır Çarşısı’nda gerçekleşen ve 7 kişinin can verdiği, 127 kişinin yaralandığı patlamayla ilgili olarak suçlanan Pınar Selek’in duruşması bugün yapıldı. Selek duruşmaya katılmadı. Hakim, avukatlara dosyaya eklemek istedikleri bir şey olup olmadığını sordu. Avukatlar, önceki duruşmalarda verdikleri bir belgenin UYAP (Ulusal Yargı Ağı Projesi) sistemi üzerinden görüntülenemediğini belirtti. Başka bir talep olmadığını ifade eden avukatların ardından duruşma, 21 Ekim saat 10.45’e ertelendi. Duruşmaya CHP İstanbul Milletvekili Türkan Elçi, çok sayıda Türk ve Fransız avukat ile sivil toplum kuruluşları katıldı.
Pınar Selek, 1998 yılında İstanbul Mısır Çarşısı’ndaki patlama nedeniyle yargılanıyor. Bu yargılama süreci tam 26 yıldır devam etmekte. Selek hakkında daha önce verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası bozulmuş ve 4 kez beraat kararı alınmıştı. İlk davanın “örgüt üyeliği” iddiasıyla açıldığı belirtilirken, Emniyet raporlarında patlama yerinde herhangi bir bomba kalıntısına rastlanmadığı fakat Abdülmecit Öztürk isimli kişinin ifadesi yüzünden Selek’in yeniden yargılanmaya başlandığı ifade ediliyor. Selek’in davası bugün İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Selek’in avukatları yeni taleplerini iletmedi
Hakim, Selek’in avukatlarına ek veya yeni talepleri olup olmadığını sordu. Avukatlar, dosyaya daha önce sundukları bir belgenin UYAP sistemi üzerinden görüntülenemediğini dile getirdi. Hâkim, Selek hakkında daha önce verilen tutuklama kararının devamına, kırmızı bülten sürecinin bekletilmesine ve sanık Abdülmecit Öztürk hakkındaki yakalama kararının kaldırılması talebinin reddine karar verdi.
Selek’in avukatlarının başka talepleri olmaması üzerine duruşma 21 Ekim saat 10.45’e ertelendi.
Ne olmuştu?
1998 yılında “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla tutuklanan Pınar Selek, Mısır Çarşısı Davası’nda yargılandı.
Patlamanın meydana geldiği tarihten iki gün sonra gözaltına alınan Selek’e patlama ile ilgili hiçbir soru sorulmadığı belirtiliyor. İddianamede adı geçen tanıklar, avukatsız verdikleri ifadelerde Selek’i suçlamıştı. Selek’i suçlayan Abdülmecit Öztürk, duruşmada Selek’i tanımadığını ve ifadelerini işkence altında verdiğini söyledi. Duruşmalarda Öztürk’ün Türkçe bilmeyen halasının da ne yazıldığını bilmediği kağıda parmak basmaya zorlandığı ifade edildi.
Patlama ile ilgili hazırlanan polis raporları ve bilirkişi raporları, bombaya dair hiçbir bulgu sağlamazken, dava 25 yıldır devam ediyor. Bu süreç içinde altı ayrı olay yeri inceleme ve kriminal raporunda patlamada bomba izine rastlanmadığı belirtilmekte. Uzmanlar, patlamanın tüpgaz kaçağından kaynaklanmış olabileceğini öne sürmektedir.
Mahkeme, 2008’de davayı beraatle sonuçlandırdı. Savcılığın, Öztürk hakkındaki beraat kararını temyiz etmemesi sonucu bu karar kesinleşti. Ancak Selek hakkındaki karar Yargıtay’a taşındı. Yargıtay 9. Ceza Dairesi, bu kararı mahkumiyet verilmesi için bozdu.
Selek, toplamda dört kez beraat etti. Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 25 yıllık yargılama süreci boyunca mahkemelerin verdiği dört beraat kararına rağmen Selek’in “ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası” ile cezalandırılması gerektiğine karar verdi. Bu durum, bera
