Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma neticesinde tutuklanan M.Z.G, Sulh Ceza Hakimliğinde gerçekleştirdiği ifadesinde, göçük olayının yaşandığı akaryakıt istasyonunu 1996 yılında satın aldığını belirtti.
Arsayı aldıklarında, bazı bölgelerde eşilmiş temellerin mevcut olduğunu ifade eden M.Z.G, “Bu temellerin üzerinde işletmeyi kurmak amacıyla inşaat faaliyetlerine başladık. Bulunduğumuz alanın kayalarının oldukça sert olduğunu, bu nedenle duvar statüsüne sahip olduğunu düşündük. Bunun üzerine istinat duvarı inşa etme gereği görmedik. Daha sonra belediye, bahsi geçen alanda incelemelerde bulundu ve bize duvar örülmesi gerektiğine dair herhangi bir uyarıda bulunmadı.” dedi.
İşletmeyi açtıklarında söz konusu bölgede başka inşaatların bulunmadığını ve iklim koşullarının bu denli yağışlı olmadığını öne süren M.Z.G, şöyle devam etti:
“Ancak sonrasında, işletmemizin hemen yanında dinamit patlatılarak yeni inşaat faaliyetleri gerçekleştirildi ve bölge yoğun yağış aldı. Bu sebeple, kayaların üzerindeki malzemenin esneyerek düştüğünü düşünüyorum. Üstelik, yaklaşık 2 yıl önce o duvardan kara yoluna bakan kısımlardan taşların düştüğünü tespit ettik. Bu durum üzerine, müdürüm K.Y. aracılığıyla gerekli önlemlerin alınması için Canik Belediyesi’ne başvurduk. İlgili süreçlerde Büyükşehir Belediyesi’nin yetkilendirildiğini biliyorum, Büyükşehir Belediyesi de bu durum hakkında Karayollarına yazı göndermişti. Bu işlemleri K.Y. takip ediyordu. K.Y., işletmemizde işçi olarak çalıştığı için genel yürütmeyi o sağlıyordu. Olumsuz bir durumda karar alınması gereken hususlarda bana başvuruyordu. Ben de ona talimatlar veriyordum. K.Y., benim mesul müdürüm ve saha sorumlusuydu. Ayrıca, benim başka 5 şirketim daha bulunmaktadır. Söz konusu kazanın oluşumunda herhangi bir kusurum olmadığını düşünüyorum. Suçsuzum. Salıverilmemi talep ediyorum.”
Samsun-Ordu kara yolunda bulunan bir alışveriş merkezinin yanında, 27 Nisan tarihinde meydana gelen toprak kayması sonucunda, araçlarını yıkan 4 kişilik ailenin üzerine kayalar ve toprağın düştüğü bildirildi. Bu olayda, anne Çiğdem Kaya yaralı olarak kurtarılırken, baba Adem Kaya ve çocukları Ayla Kaya ile Açelya Mina Kaya yaşamını yitirmişti.
Miralayhaber.com