Aksa Tufanı savaşında şunu bir kez daha gördük ki, İsrail kendini korumak için sadece Demir Kubbe, Arrow, Davud’un Sapanı gibi fiziksel güvenlik bariyerleri kurmamış. Psikolojik ve zihinsel güvenlik bariyerleri de kurmuş.
Fiziksel güvenlik bariyerleri “füzelerin” kendisine ulaşmasını engelliyor. Psikolojik ve zihinsel güvenlik bariyerleri ise Müslümanların dikkatini, enerjisini ve öfkesini kendisinden uzaklaştırıyor. Sadece uzaklaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda birbirlerine yöneltiyor.
Peki bunu nasıl yapıyor?
Nasıl oluyor da Mescid-i Aksa işgal altındayken, Filistin işgal altındayken bazı Müslümanlar öfke ve düşmanlıklarını, İsrail’i vuranlara yöneltiyor?
Bu yazıda bu soruyu biraz açmaya çalışacağım.
Savaşın iki cephesi: Askeri savaş ve manipülasyon-psikolojik savaş
Rus teorisyen Evgeny Messner, bundan 60-70 yıl önce şunu söylemiş: “Geçmiş savaşlarda toprakların ele geçirilmesi önemli sayılırdı, geleceğin savaşlarında ise hedef ülkedeki insanların ruhlarının ele geçirilmesi önem kazanacaktır.”