Güntay Şimşek, Habertürk’te kaleme aldığı yazısında Trendyol’un büyümesi ve başarısını ele aldı.
Şimşek, Trendyol gibi firmaların ülke ekonomisine sağladığı olumlu katkılara dikkat çekerek, “Üretken şirketler kurulduğunda, en zor dönemlerde bile güçlenebilme imkânı doğuyor. Değer üreten bir şirketin her girişimi, ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayarak pozitif etkiler yaratabiliyor. İstihdamı artırması, katma değer üretmesi ve bulunduğu sektörde cazibe merkezi haline gelmesi, hem yerli hem de yabancı yatırımcılar için ümit kaynağı oluyor” ifadelerini kullandı.
UBER İŞ BİRLİĞİ İLE KENDİNİ GÖSTERDİ
Güntay Şimşek, Uber’in Trendyol’u satın almasındaki detaylara değinirken, “Trendyol, kuruluşundan itibaren dikkat çekici atılımlar gerçekleştiren bir firma. ‘Trendyol Go’nun Uber tarafından satın alınmasından bu durumu yeniden doğrulayan bir tablo ortaya çıkıyor. 2010 yılında faaliyete geçen Trendyol, 10 milyar doları aşan değeriyle ‘decacorn’ unvanını kazanan ilk Türk teknoloji firması oldu. Sağlam alt yapısı ve sektördeki doğru konumlanması, Uber ile yapılan iş birliğiyle bir kez daha doğrulanmış oldu. Son yıllarda Türkiye’ye gelen önemli doğrudan yabancı yatırımlardan birinde de Trendyol’un payı büyük” şeklinde yorumladı.
Şimşek’in yazısına göre, Uber, resmi onay süreçlerinin tamamlanmasının ardından ‘Trendyol GO’ ile Türkiye’deki faaliyetlerine devam edecek. Uygulama üzerinden, müşteri, satıcı ve kuryelere hizmet sunulacak. Uber gibi uzman bir küresel yatırımcı tarafından gerçekleştirilen bu girişim, sektörde önemli hareketlilik yaratacaktır. Özellikle, ABD merkezli ulaşım ve teslimat şirketi Uber’in yemek teslimat platformu ‘Uber Eats’in özellikleri de Türkiye’de kullanılacak.
Ayrıca, ‘Trendyol GO’ platformunun Türkiye’deki durumu dikkate alındığında, 19 bin kurye ile 90 binden fazla market ve restoranı kapsıyor olması bu yatırımın önemli sebeplerinden biri olmuş olabilir. Türkiye’nin e-ticaretteki hızlı büyümesi de yabancı yatırımcıların ilgisini artırıyor.
Ticaret Bakanlığı’nın hazırladığı ‘E-Ticaretin Görünümü Raporu’na göre, Türkiye’deki e-ticaret hacminin 2024 yılında bir önceki yıla göre %61,7 artışla 3 trilyon TL’yi aşması bekleniyor. İşlem sayısı ise 5 milyar 910 milyon olarak tahmin ediliyor. 2019-2024 döneminde genel e-ticaret hacminin yıllık bileşik büyüme oranı ise %85,66’yı bulacak. Aynı dönemde perakende e-ticaret hacminin yıllık bileşik büyüme oranı %90,82 olarak öngörülmektedir. Hâlihazırda e-ticaret pazarı 3,4 trilyon TL değerinde bulunuyor. Bu tablo, sektörü cazibe merkezi haline getiriyor.
Uber’in 700 milyon dolarlık doğrudan yatırımına bakıldığında, tüm bu bilgilerin anlam kazanması sağlanıyor. Küresel ekonomik belirsizliklerin hüküm sürdüğü bir ortamda, bir dünya devinin bu denli büyük bir yatırım yapması dikkat çekiyor. Trendyol, ‘Trendyol Go’ ile hem kendi potansiyelini hem de Türkiye’nin girişimcilik kapasitesini global ölçekte sergilemiş oldu. Bu durum, diğer büyük yatırımcıların da dikkatini çekecektir.
Trendyol’un uluslararası bir şirketle böyle bir anlaşma yapması, şirketin bölgesel e-ihracat operasyonlarının da güçlenmesine yardımcı olacaktır. Bu detayların Trendyol yetkilileri tarafından önemle ele alındığı düşünülmektedir. E-ticaret sektörü, çok yönlü ve dinamik bir yapıya sahip olup, veri bilimi, ürün yönetimi, yazılım ve operasyon yönetimi gibi birçok alanda faaliyet göstermektedir. Trendyol, 2000’den fazla mühendisle bu teknolojileri geli
