Muğla’nın Fethiye ilçesinde, 7 yaşındaki kızı S.D.A.’yı eşi B.C.A. ile görüşeceği yere 43 dakika geç götürdüğü gerekçesiyle 3 günlük ‘zorlama hapis’ cezası alan 48 yaşındaki Nazlı Zeynep A., cezaevinden çıktı. Cezaevinin kapısında kendisini bekleyen kızıyla hasret gideren Nazlı Zeynep A., duygusal anlar yaşadı.
Nazlı Zeynep A. ve B.C.A., 2021 yılında boşanma davası açarak yollarını ayırdı. Boşanma süreci devam ederken, mahkeme S.D.A.’nın geçici velayetini önce anne Nazlı Zeynep A.’ya, daha sonra ise baba B.C.A.’ya verdi. Fethiye 1’inci Aile Mahkemesi, en son 6 Şubat’ta S.D.A.’nın geçici velayetini anneye verirken, baba B.C.A.’nın kızını ayda iki kez sosyal hizmetler ve emniyet gözetiminde görebileceğine hükmetti. Nazlı Zeynep A., Ramazan Bayramı’nın 2. gününde, Fethiye Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü tarafından belirlenen görüşme yerine kızıyla gitmesine rağmen, B.C.A.’nın görüş saatinde kızı getirilmediği iddiasıyla tutanak tutturduğu öğrenildi.
Fethiye 1. Aile Mahkemesi, Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü tarafından çocuğun belirtilen yer ve tarihte hazır edilmesi için yapılan usulüne uygun bildirimlere uymadığı gerekçesiyle Nazlı Zeynep A.’ya 3 günlük zorlama hapis cezası verdi. Nazlı Zeynep A., görüş günlerinde normalde saat 09.00’da kızı S.D.A.’yı teslim ettiğini, ilgili gün Adli Destek Müdürlüğü’nden yapılan telefon görüşmesinde görüş saatinin 10.00 olarak tabir edildiğini belirterek, avukatı aracılığıyla karara itirazda bulundu. Ancak Fethiye 2. Aile Mahkemesi, Fethiye 1. Aile Mahkemesi’nin kararını uygun bularak itirazı reddetti.
Kızıyla hasretini giderdi
Mahkemenin kararının ardından Nazlı Zeynep A., 3 günlük cezasını yerine getirmek üzere jandarma tarafından cezaevine alındı. Kızını avukatına teslim eden Nazlı Zeynep A., sonraki gün cezasını tamamlayarak cezaevinden çıktı. Çıkışta bahçe kapısında kızına sarılan anne, duygusal anlar yaşadı.
Nazlı Zeynep A. yaptığı açıklamada, “Kızımın yanında olması gereken bir dönemde, en zor zamanında ondan ayrı kalmak zorunda kaldım. İçeride çok zor günler geçirdim. Uykusuz ve endişeli bir şekilde, ne olacağını bilmeden günlerimi tamamladım. Bu ceza, aslında bir çeşit ceza niteliğine dönüştürülmüş durumda. Çocuğumun geleceği konusunda büyük endişe yaşadım. Gerçekten çocuğunu seven bir baba, bu süreçte zaten orada olurdu. Kendi çocuğunun hislerini anlayıp ona gereken ilgiyi, sevgiyi ve desteği sunması gerekti ” dedi. (DHA)