Arnavutluk Savunma Bakanı Niko Peleshi, Türkiye’den sipariş edilen yerli SİHA’lar olan Bayraktar TB2’lerin ülkeye ulaştığını açıkladı. Bu gelişme, Arnavutluk’un savunma kabiliyetlerini artırmak ve ulusal güvenliği sağlamak adına önemli bir adım olarak değerlendirildi. Peleshi, SİHA’ların montajı ve işletimi için gerekli alt yapı çalışmalarının tamamlandığını duyurdu ve bu durumun ülkenin savunma standartlarını yükseltme konusundaki kararlılığını gösterdiğini belirtti.
Bayraktar TB2 SİHA’ların Arnavutluk’a ulaştığı haberini sosyal medya hesabından duyuran Savunma Bakanı Niko Peleshi, bu teknolojik gelişmenin ülkenin savunma sektöründeki modernizasyon çabalarını yansıttığını ifade etti. Peleshi, SİHA’ların kurulum aşamasında bizzat yer alarak, modernizasyon sürecine destek verdiğini gösterdi. Arnavut askerlerin de SİHA’ların kullanımı için Türkiye’de eğitim aldığı bilgisi paylaşıldı.
Arnavutluk, Türkiye Cumhuriyeti ile stratejik ortaklık çerçevesinde, NATO standartlarına uygun olarak Bayraktar TB2 SİHA’ların satın alınması konusunda anlaşma imzalamıştı. Bu anlaşma kapsamında, Arnavutluk Silahlı Kuvvetleri’nin teknolojik altyapısının güçlendirilmesi ve savunma kabiliyetlerinin artırılması hedeflenmişti. Bu doğrultuda, SİHA’ların ülkeye ulaşması, Arnavutluk’un ulusal güvenliğini sağlama adına önemli bir adım olarak değerlendirildi.
SİHA’ların Arnavutluk’a ulaşmasının ardından, eğitim ve lojistik destek süreçlerinin başlatılması planlanmaktadır. Bu süreçte Türk ve Arnavut askeri yetkililer arasında yakın işbirliği ve koordinasyon sağlanarak, SİHA’ların etkin bir şekilde kullanılması hedeflenmektedir. Ayrıca, SİHA’ların Arnavutluk’un güvenliğine katkı sağlayacakları ve ulusal savunma stratejilerine önemli bir destek olacakları belirtilmiştir.
Sonuç olarak, Türkiye’nin yerli ve milli savunma sanayi ürünleri olan Bayraktar TB2 SİHA’ların Arnavutluk’a ulaşması, savunma alanında işbirliği ve teknolojik transfer anlamında önemli bir adımı temsil etmektedir. Bu gelişme, iki ülke arasındaki stratejik işbirliğinin bir yansıması olarak değerlendirilmiş ve Arnavutluk’un savunma kabiliyetlerini güçlendirme çabalarını destekleyen bir adım olarak görülmüştür.
