Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, PKK’nın silah bırakma sürecine dair değerlendirmelerde bulunduğu yazısında, TBMM Başkanvekili ve Dem Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’e dikkat çekti. Selvi, “Barışın anıtını dikeceğiz ve bu anıtın mimarlarından biri de Sırrı Süreyya Önder. Her usta, eserini görmek ister. Sırrı usta, yaşa ki eserini göresin. Barış için yaşa. Kızın Ceren için, torunun Can için yaşa” ifadelerini kullandı.
Selvi, Önder’in sağlık durumu hakkında şunları yazdı:
“Sırrı Süreyya Önder’den iyi haber geldi. Hastanede kalbinin sağ kısmının kasılmaya başladığı bilgisi verildi. Umutlandık. Ancak doktorlar, ‘Nörolojik açıdan endişeliyiz’ diyerek dikkat çekince bu kez üzülme noktasına geldik.”
Sırrı Süreyya Önder’in hastaneye kaldırılmasıyla birlikte farklı kesimlerden yoğun bir ilgi gözlemlendi. DEM Parti’yle ideolojik olarak zıt olan gruplar bile Önder için olumlu sözler sarf etmekte, kimisi dua ederken kimisi ise güzel anılarla onu yâd ediyor.
Önder’e yönelik bu sevgi ve ilginin nedenini düşünmeye başladım.
Belki de cevabı şu; Sırrı Süreyya Önder, barış elçisiydi. Toplumumuz barış için çaba sarf eden bireyleri sever, onları bağrına basar.
Çünkü bu ülke, büyük acılar yaşadı. Şehitler verdik ve genç fidanlar toprağa düştü. Eşler dul, çocuklar babasız kaldı. Bizim dağlarımızda gelincik çiçekleri yerine kan çiçekleri açtı. Ancak umudumuz var; bahar nihayet memleketimin dağlarına gelecek. İkinci baharımızı yaşayacağız. Dağlarımızda çiğdemler, nergisler ve kır çiçekleri açacak. Barışın anıtını dikeceğiz.
Bu anıtın mimarlarından biri de Sırrı Süreyya Önder. Her usta eserini görmek ister. Sırrı usta, yaşa ki eserini göresin. Barış için yaşa. Kızın Ceren için, torunun Can için yaşa.”
Yazının tamamı için tıklayın.