Miralay Haber Haber Merkezi
Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından ülke genelinde düzenlenen protesto gösterilerinde polis tarafından kullanılan biber gazı ile ilgili önemli bir açıklamada bulundu. Yapılan açıklamada, “Biber gazı kimyasal silahtır, kullanımı derhal yasaklanmalıdır!” ifadesine yer verildi.
Açıklamada, anayasal hak olarak kabul edilen toplantı, gösteri ve yürüyüş haklarını kullanan yurttaşlara yönelik uygulanan şiddet ve kimyasal gaz kullanımının kesinlikle kabul edilemez olduğu vurgulandı. “Kolluk kuvvetinin temel görevi, barışçıl ve anayasal haklarını kullanan yurttaşların güvenliğini ve esenliğini korumaktır” denildi.
“1996 yılında 90 ülke biber gazının yasaklanması için Birleşmiş Milletler’de imza vermiştir”
Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi açıklamalarında şu bilgilere yer verildi:
“Son iki gündür Türkiye’de, anayasal haklarını kullanan yurttaşlara karşı kullanılan ‘biber gazı’, uluslararası literatürde kimyasal silah olarak nitelendirilmektedir. Görüntüler, bu maddenin gösteri kontrol ajanı olarak değil, tam anlamıyla bir kimyasal silah olarak kullanıldığını ortaya koymaktadır.
1996 yılında, 90 ülke biber gazının yasaklanması amacıyla Birleşmiş Milletler’de imzalar atmıştır. Türkiye’nin 1997 yılında imzaladığı ‘Kimyasal Silahlar Konvansiyonu’na göre, bu tür ajanların kapalı alanlarda, yakın mesafeden ve yoğun şekilde kullanılmasının kimyasal silah olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Son olayların görüntüleri ve gözlemlerimiz, biber gazının bir gösteri kontrol aracı olarak değil, kimyasal silah olarak kullanıldığını göstermektedir.
Türk Tabipleri Birliği, 2011 yılında yayımladığı ‘Gösteri Kontrol Ajanları’ kitabında biber gazının ölümcül etkilerini detaylandırmış ve Türkiye’de yaşanan ölümleri belirtmiştir. Hopa’da yaşamını yitiren öğretmen Metin Lokumcu’nun ölüm nedeninin biber gazı olduğuna dair Adli Tıp Kurumu raporları tarafından doğrulamalar yapılmıştır. Ayrıca, Musa Dağ, Çayan Birben, Mevlüt Altun, Hacı Zengin ve Kazım Şeker gibi bireylerin de biber gazı maruziyeti sonucu hayatlarını kaybettikleri bilinmektedir.
Gerek toplumun gerekse bireylerin sağlığı açısından olumsuz sonuçlar doğurabileceği bilimsel verilerle kanıtlanan göz yaşartıcı gazların kimyasal silah olarak sınıflandırılması ve kullanımının derhal yasaklanması gerekmektedir.”
