Son zamanlarda, teknoloji şirketleri robot köpeklerle karşımıza çıkmaya başladı. Bu robotlar farklı ekipmanlarla donatılarak çeşitli alanlarda kullanılıyor. Kimisi uzaktan kumanda ile kontrol edilirken, kimisinin yapay zekası sayesinde kendi başına hareket edebiliyor. Çin ordusu da devlet medyası aracılığıyla yayınladığı görüntülerde, bazı robot köpeklerin silahlandırıldığını ve askeri tatbikatlara tabi tutulduğunu gösteriyor.
Nanjing Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nde makine mühendisi profesör Xu Cheng ve ekibi, yerli üretim dört ayaklı robot köpeğin sırtına bir makineli tüfek yerleştirerek robotun hassasiyetini ve doğruluğunu değerlendirdi. Özel olarak tasarlanmış bir silah yuvası geliştirilerek robot köpeğin insan boyutundaki bir hedefe 100 metre uzaklıktan 10 mermilik atış yapması sağlandı. Bu sayede robot köpek, eğitimli nişancılar kadar isabetli atışlar yapabildi.
Boston Dynamics, ABD ordusu için geliştirdiği dev dört ayaklı robot ile robot köpekleri savaşta kullanma çalışmalarına 2015 yılında başladı. Ancak aşırı gürültü ve diğer dezavantajlar nedeniyle teknoloji hiçbir zaman deneysel aşamanın ötesine geçemedi. Daha sonra 2020’de Spot’u tanıtan Boston Dynamics, günümüzde birçok alanda kullanılan robot köpeklerin yaygınlaşması için önemli bir adım attı.
Çin’deki robot köpekler, Amerikalı meslektaşlarından teknolojik olarak geride olsa da son yıllarda gelişmeler yaşanmaya başladı. Çinli robot köpekler, artık merdivenlerde gezinebiliyor, akrobatik beceriler sergileyebiliyor ve yük taşıma kapasitesi artırılmış durumda. Ayrıca, Çin’in elektronik endüstrisinin gelişmesi ve eksiksiz sanayi zinciri sayesinde, Çinli bir robot köpeğin maliyeti oldukça düşük seviyelere ulaştı.
Çinli bir yapay zeka bilimcisi, robotik köpeklerin savaşta kullanılmasının etik değerler açısından büyük zorluklar getireceğine dikkat çekiyor. Yapay zeka teknolojisinin hızla gelişmesi ile robot köpeklerin dünyayı anlama ve karar verme kabiliyetlerinin artacağını ve etik sınırları zorlayabileceğini belirtiyor. Bu nedenle, robot köpeklerin kullanımının önemli bir etik tartışma başlatacağı düşünülüyor.
