Deprem Uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, deprem konusundaki önemli tespitlerini paylaştı. Adalar fayının aktif olmadığını vurgulayan Üşümezsoy, İstanbul’da büyük bir deprem meydana gelme olasılığının düşük olduğunu ifade etti.
İstanbul’da 23 Nisan günü, saat 12.49’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından, birçok vatandaş panikleyerek dışarı çıkmak zorunda kaldı.
Sözcü TV’de yaptığı açıklamalarda Üşümezsoy’un dikkat çeken görüşleri ise şöyle sıralandı:
“Bu fay, Silivri’den başlayıp Yeşilköy’e kadar uzanan bir fay değil”
“Burada yer alan iki fay var; 25 km uzunluğundaki Kumburgaz fayının yanı sıra bir de Silivri çukurunun duvarında yer alan fay mevcut. Son meydana gelen depremde, 200 km’den fazla bir alanın sarsıldığını söyleyebilirim. Daha önce benzer büyüklükte bir deprem yaşandığında, bilim dünyasında kabul görmeyen fay modelleri üzerinden yanlış yorumlar yapıldı.” dedi.
Üşümezsoy, bizzat bu konuyu inceleyen bilim insanı Ronald Armijo’nun, “Tekirdağ – Silivri fayında 60 km’lik bölüm 1912’de kırıldı, dolayısıyla Yeşilköy’den Gaziköy’e kadar olan 7.4’lük deprem iddiası abartıdır” şeklindeki sözlerine de dikkat çekti. Ayrıca 1894 yılında Çınarcık Çukuru’nda bir fay kırıldığını hatırlatan Üşümezsoy, hâlâ kırılmamış yaklaşık 50 km’lik bir fay bulunduğunu belirtti. Naci Görür’ün de bu bağlamda Armijo’nun çalışmalarına atıfta bulunduğu kaydedildi. Bu bağlamda, söz konusu fayın Silivri’den başlayıp Yeşilköy’e kadar uzanmadığını, Büyükçekmece’de sonlandığını ifade etti.
“Adalar fayı son 10 milyon yıldır aktif değil”
Üşümezsoy, Adalar fayının 10 milyon yıldır aktif olmadığını, 1894’teki Çınarcık fayının kırıldığını vurguladı. “1894 depremi hakkında herhangi bir tartışma yapmaktan kaçınıyorlar, ancak 1766 depremini sürekli gündeme getiriyorlar. En büyük deprem 1894 yılında gerçekleşti ve bu durum, 250 yılda bir büyük deprem olacağı iddiasını geçersiz kılıyor.” şeklinde konuştu.
Son olarak, Gaziköy önlerinde 110 km’lik bir fayın kırılacağı iddialarının bulunduğu yerlerde, aslında sadece 60 km’lik kısımdan deprem oluştuğunu ve diğer kısımlarda fay olmadığını belirtti.
