Memleket Partisi’nin Genel Başkanı Muharrem İnce, CHP’nin tutuklu Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nu Silivri’deki Marmara Kapalı Cezaevi’nde ziyaret etti. Ziyaret sonrası açıklamalarda bulunan İnce, önemli değerlendirmelerde bulundu:
“Adalet Bakanı bugün ‘Adalet yüzyılı’ ifadesini kullandı. Türkiye yüzyılı, adalet yüzyılı… Olmayan bir şeyin yüzyılı nasıl olabilir, bunu da anlayabilmiş değilim. Türkiye’de yargı dayanılmaz bir dip noktaya ulaşmıştır. Yargı, siyasallaşmanın çok ötesine geçmiştir. Bildiğiniz üzere bir hakim veya savcı, milletvekili adayı olduğunda mesleğine geri dönememektedir. Ancak bugünkü bakan yardımcısı savcılık yapıyor. Mevcut kurallar artık tanınmıyor. Ülkede hiç kimse yargıya güvenmiyor çünkü Türkiye bir çöküşe sürükleniyor. Yargımız çökmüştür, eğitimimiz çökmüştür, tarımımız çökmüştür. Sokaklarımız mülteci dolu, insanlar vize kuyruklarında bekliyor, kimse kirasını ödeyemiyor, gençlerin ev alma hayalleri suya düştü. İşte bu çöküşlerin Temeli, karşıda gördüğünüz zindanlarla başlamaktadır. Ülkenin ekonomik durumu kötüleşirse, öncelikli sorumlular ekonomistler ve bankacılar değil; iktidarın etkisi altında kalmış hakimler ve savcılardır.”
“BAKANLIĞINA DEZENFEKTAN SATAN BAKANI YARGILADIN MI?”
Silivri zindanlarını en çok ziyaret edenlerden biri olduğum kuşkusuz. Ergenekon ve Balyoz davalarından bu yana birçok kez buraya geldim. Her ziyaretimde söyledim ki, ‘Burada bir yargılama yok, burada bir çadır tiyatrosu var.’ Ekrem Bey’in morali oldukça iyi, milletimizin bayramını kutladı. El yazısıyla bıraktığı bir notta, kendisinin kimseye yargılanma yönünde bir talebi olmadığını belirtiyor. Sayın Cumhurbaşkanı’na sesleniyorum: Bakanlığına dezenfektan satan bakanı yargıladın mı? Ve bu dört bakan, saatçiler, diğerleri hakkında ne oldu? Bunları neden sorgulamıyorsun? Belediye başkanları, İstanbul, Ankara, Balıkesir, Bursa ve Düzce’deki isimler niçin yargılanmıyor? Arkadaşlarımızı yargılarken, istifa ettirdiğin bu belediye başkanlarını neden hesaba katmıyorsun? Bunları sormak da halkın hakkıdır.
“BU DAVALARIN HİÇBİR İNANDIRICILIĞI YOKTUR”
Geçen günlerin ardından, bu davaların inandırıcılığının kalmadığını belirtmekteyim. Tek taraflı olduğu sürece bir inandırıcılık ortaya çıkması mümkün değildir. Türkiye bu çöküşten kurtulacaktır. Bu kurtuluşun yolu, öncelikle adalet sisteminin tarafsız, bağımsız, etkin ve hızlı bir yapıya kavuşturulmasından geçmektedir. Ardından eğitim sisteminin, milli bilinci olan, çağdaş ve geleceğe umutla bakan bir yapıda inşa edilmesi gereklidir. Bu iki hedefin de gerçekleştirileceğine inanıyorum.
“BİR İKTİDARIN EN ZAYIF VE ÇARESİZ HALİ”
Ekrem İmamoğlu ise Muharrem İnce’nin kamuoyuyla paylaşması adına yazdığı notta, “Güç gösterisi, zayıflık belirtisidir. Bir iktidarın en zayıf ve çaresiz hali, rakiplerini ve muhaliflerini tutuklamasıdır. Aziz milletim, biz dimdik ayakta durmaya devam eden cumhuriyet, demokrasi ve adalet sevdalılarıyız. Milletçe kazanacağız. Millet büyüktür.” ifadelerine yer verdi.
Miralayhaber.com