Rüşvet, irtikâp, dolandırıcılık, ihaleye fesat karıştırmak, naylon fatura ve hayali işler… İstanbul’daki operasyonun gerekçeleri arasında yer alıyor. Araştırmalar yapılmalı, gerçekler açığa çıkarılmalı ve hiçbir şey gizli kalmamalı. Ayrıca, “siyasete darbe, demokrasiye darbe, hukuka darbe, muhalefete darbe, millet iradesine darbe” gibi ifadelerle ortamın karıştırılmasına izin verilmemeli.
***
Çanak çömlek patladı.
Söz konusu olay, dünün, geçen haftanın ya da geçen ayın meselesi değil. İddialar uzun zamandır gündemdeydi; CHP İstanbul Kongresi ve para ilişkileri hakkında sıkça konuşulmuştu. Büyük Kurultay ve bu parasal ilişkilerayrıca inceleniyordu. Nihayet, biriken sorunlar patlak verdi ve ortam kirli iddialarla dolup taştı.
***
Sürpriz değil.
Önceden yazılıp çizilenlere göre, “CHP İstanbul İl Kongresi öncesinde 8,500 kişinin işe alındığı” bilgisi ortaya atıldı. İstanbul İl Başkanlığı’na aday olan kişilerden biri, “Delegelerim satın alınıyor” ifadelerini kullandı. Ancak, kimse bu iddiaları yalanlamadı veya iddiayı dile getirenleri mahkemeye vermedi. Bütün bu birikimlerin ardından 19 Mart sabahına, yani 06.15’te operasyon gerçekleştirildi.
***
‘Yavşak ilişkiler.’
Deniz Baykal, 3 Mart 2007 tarihinde İstanbul’a geldiğinde, “İstanbul’daki bu yavşak ilişkiler nedir?” diye sordu ve ardından gelen sessizlik dikkat çekiciydi. Yıllar içinde bu ilişkilerin kurumsallaştığı ortaya çıktı.
***
Uzun lafın kısası.
Eskişehir’de Prof. Yılmaz Büyükerşen, DSP’den başlayarak CHP’de 25 yıl Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptı. Ankara’da ise Fethi Yaşar, CHP’den seçilerek 16 yıl boyunca belediye başkanlığı görevini sürdürdü. Ancak neden tüm bu isimler, rüşvet ve dolandırıcılık gibi kavramların arasında anılmıyor? Acı yaşanmadan, sorunların ciddiyeti anlaşılmıyor.
***
Özgür Özel… ‘İki arada bir derede.’
Diploma davası ve dolandırıcılık, yolsuzluk iddiaları arasında kalan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in durumu da zor. Suçlamaları savunmanın bir zorluğu var; savunmadığı takdirde de sıkıntı yaşaması muhtemel. Özgür Özel’in durumu, adeta “iki arada bir derede” kalma gibi bir hali yansıtıyor.
***
Kanayan yara.
Siyasetin finansmanı, Türk siyasetinin geçmişten gelen sıkıntılardan biri olmaya devam ediyor. Eğer siyasi finansmanın şeffaf hale getirilmesi yönünde büyük bir uzlaşma sağlansaydı, belki de bugün yaşanan bu sorunlar gündeme gelmeyecekti. Siyaset ve para ilişkileri düzene oturtulmadığında demokrasinin sağlıklı işleyişinin önündeki engeller devam edecek.
***
Kuzuların sessizliği.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bütçesi, belediye şirketleri de dahil olmak üzere toplam 850 milyar lira. Eğer bunun yüzde 10’u kirli ilişkilere gitseydi, bu 85 milyar liralık bir rakama işaret ederdi. Araştırmacı İhsan Aktaş, bütçenin önemli bir bölümünün ihalelere harcandığını ve bu rakamla siyasi satın alma işlemlerinin yürütüldüğünü ifade etti. Beklenilenin aksine, konuyla