Miralay Haber Merkezi
DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları, “Barışın Yolunu Açmak” konferansına gönderdikleri mesajda, Kürt sorununu tüm toplum için önemli bir mesele olarak ifade etti. Mesajda, Orta Doğu’daki çatışmalara dikkat çekilerek; “Kürt Sorununda yaşanan acılar, yalnızca bir halkın değil, tüm toplumun derin yarasıdır. Bu yarayı sarmanın yolu inkârdan değil tanınmadan, bastırmadan değil demokratikleşmeden, yasaktan değil adaletten geçer” ifadelerine yer verildi. Barışın sağlanmasının muhalefeti dışlamadan ve adaletsizlikleri artırmadan ortak aklın geliştirilmesiyle mümkün olduğu vurgulandı.
İstanbul’da gerçekleştirilen “Barışın Yolunu Açmak” başlıklı konferansa katılamayan Eş Genel Başkanlar, yazılı bir mesajla düşüncelerini paylaştı. Bu mesajda, “Daha önce planladığımız programlarımız nedeniyle aranızda olamamanın üzüntüsünü yaşıyoruz. Dünyanın büyük değişimler yaşadığı bir süreçte, Orta Doğu’daki mevcut düzenin sarsıldığına dikkat çekmek istiyoruz” dediler.
Bölgedeki çatışmaların 7 Ekim’den bu yana süregelen İsrail-İran savaşına dönüştüğü belirtilerek, “Bu durum, Ortadoğu’nun büyük bir tehlikeye sürüklendiği anlamına geliyor. Nükleer silahların devreye girme olasılığı da oldukça endişe verici. Bu savaşın bir an önce durması, hem dünya hem de bölge için kritik bir önem taşıyor.” ifadeleri kullanıldı.
“Kürt Sorununda yaşanan acılar, yalnızca bir halkın değil, tüm toplumun derin yarası”
Mesajda ayrıca, Türkiye’de barışın sağlanmasının önemine vurgu yapılarak, “Barış, halkların birbirini duyması ve ortak bir gelecek inşa etme cesaretidir. Barışın hayata geçmesi için, yalnızca sorunu değil, Türkiye’nin demokratikleşme umutlarını da göz önünde bulundurmamız gerekiyor.” denildi.
Konferansın barış umutlarına önemli katkılar sunacağına inandıklarını dile getiren Eş Genel Başkanlar, “Barış, demokratik, eşit, özgür ve adil bir yaşamın teminatıdır. Bu nedenle, kurumsal ve siyasi alanda değil, toplumsal bir faaliyet olarak ele alınmalıdır. Konferansınızın, demokratik uzlaşı, özgür siyaset ve evrensel hukuk ilkelerini güçlendireceğini umuyoruz” şeklinde belirttiler.
Son olarak, Barışın Yolunu Açmak Konferansı’nda emeği geçenler, değerli konuşmacılar ve tüm katılımcılara en içten duygularla selam gönderildi.
