Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, Parlamentolar Arası Birlik Zirvesi için Özbekistan’a hareket ederken uçakta gazetecilerin sorularını cevapladı.
Kurtulmuş, İsrail’in bölgedeki saldırgan politikalarını sert bir dille eleştirerek, “İsrail’in şartları ne olursa olsun Türkiye ile çatışmayı göze alacak kadar irrasyonel olmayacağını düşünüyorum. Ancak özellikle vurgulamak gerekir ki, İsrail’in arz-ı mevud planlarını anlamadan, bunların yalnızca birer proje olmaktan öte adım adım hayata geçirilen eylem planları olduğunu fark etmeden, Orta Doğu’da etkin bir siyaset izlenemez. İsrail’in hedefleri çok nettir. İçlerinde farklı politik görüşler bulunsa da Netanyahu ve hükümetinin bu hedefe yönelik kararlılığı açıkça ortada. Arz-ı mevudu hayata geçirmek için düğmeye basmışlardır.” Bu ifadeler, Türkiye’nin Orta Doğu’daki tutumunun sağlamlığını bir kez daha sergiledi.
ÇOK KUTUPLU DÜNYA: KÜRESEL SİSTEMDE DEVRİM
Kurtulmuş, dünya siyasetinin artık tek merkezli bir yapıya dönüşemeyeceğini vurgulayarak, “Çin, Hindistan, Brezilya, Meksika ve Türkiye, dünya sahnesinde yükselen yeni merkez adaylarıdır. Bu nedenle yeniden iki kutuplu ya da tek kutuplu bir sisteme dönüş olmayacak, çok merkezli ve çok kutuplu bir dünya önümüzdeki dönemde belirleyici olacaktır.” şeklinde konuştu.
TRUMP’IN TİCARET SAVAŞLARI VE TÜRKİYE’YE YANSIMALARI
ABD’nin 60 ülkeye ek gümrük vergisi getirmesini eleştiren Kurtulmuş, “Trump’ın amacı sadece gümrük vergilerini artırmak değil, dünya genelindeki mevcut ticaret mekanizmalarını alt üst etmektir. Bu büyüklükteki bir müdahale, dünya ticaretinde yeni dengesizliklere ve çatışmalara yol açacaktır. Türkiye’ye az vergi uygulanması, diğer ülkelere kıyasla daha iyi bir durum olsa da Türkiye açısından çok değerli veya bulunmaz bir fırsat olarak nitelendirmiyorum.” ifadelerini kullandı.
AVRUPA’NIN GÜVENLİK KRİZİ VE RUSYA ETKİSİ
Kurtulmuş, Avrupa’nın Kırım ilhakına karşı gösterdiği sessizliğin günümüz güvenlik endişelerini artırdığını belirtti. “Avrupa, Amerika ve Rusya, artık ikili ve üçlü bir denklem içerisinde. Bu ilişkilerin geleceği, Ukrayna-Rusya savaşının hangi şartlarla sonlanacağına bağlıdır. Bu durum, yalnızca Ukrayna ve Rusya’yı değil, aynı zamanda Avrupa’yı da doğrudan ilgilendirmektedir.” dedi.
Miralayhaber.com