Saraçhane’deki protestolara katıldıkları iddiasıyla haklarında dava açılan 189 öğrenci ve 8 gazetecinin yargılandığı davanın ilk duruşması gerçekleştirildi. Duruşmayı MLSA Direktörü Av. Veysel Ok, “Yargı makamı dosyayı ciddiye almamaktadır. Siz de mesleğinizin onurunu koruyun” şeklindeki açıklamasıyla açtı. Gazetecilerin çekilen fotoğraflarında ekipmanlarının görünmediğini ancak bu durumun gazeteci olma niteliklerini etkilemeyeceğini belirten Ok, basın özgürlüğüne aykırı davranarak gazetecileri gözaltına alan polis memurları hakkında suç duyurusunda bulunulması gerektiğini ifade etti. Duruşma sırasında avukatların yetki itirazları olduğu vurgulandı. Hakim, itirazları dikkate almadan yargılamaya geçmek isteyince salondan çıktı. Hakimin geri dönmesiyle avukatların itirazları alındı ve duruşmaya devam edildi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) soruşturmasına yönelik gösterilere katıldıkları için tutuklanan öğrenciler ve protestoları takip ederken gözaltına alınan gazeteciler Bülent Kılıç, Yasin Akgül, Zeynep Kuray, Gökhan Kam, Kurtuluş Arı, Ali Onur Tosun, Hayri Tunç ve Emre Orman, “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” suçlamasıyla ilk kez hâkim karşısına çıktı. 189 sanıklı liste ve yoğun katılım sebebiyle duruşmanın 62. Asliye Ceza Mahkemesi yerine 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmesine karar verildi. Duruşma öncesinde polis, gazetecilerin adliyeye girmesine sınırlama getirdi. Turkuaz Basın Kartı olmayan gazetecilerin içeri alınmayacağı ifade edildi. Ancak, basın mensuplarının itirazları sonrası bazı gazeteciler içeri alındı. Duruşma başlangıcında sanıklardan Özenç İslamoğlu gözaltına alındı ve getirildikten sonra davanın seyri sürdü. Duruşmayı CHP İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve DİSK Basın-iş Başkanı Turgut Dedeoğlu da takip etti.
Av. Ok’tan hâkime: Siz de mesleğinizin onurunu koruyun
Av. Veysel Ok, gazetecilerin savunmasını yaparak, “Bir gazeteci meydanda ne yapıyorsa, siz de burada o görevle bulunuyorsunuz. Gazetecilerin davasının ayrılması gerektiğini düşünüyoruz. Yargı makamı dosyayı ciddiye almamaktadır. Siz de mesleğinizin onurunu koruyun” dedi. Ok, gazetecilerin mesleki araçlarının fotoğraflarda kesilmesinin onların gazeteci kimliğini değiştirmediğini kaydetti ve insanlar gazetecilerin beraat etmesi gerektiğinin altını çizdi. Ayrıca, gazetecileri gözaltına alan polis memurları hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep etti.
Avukatlar beraat kararı verilmemesine tepki gösterdi; hâkim salonu terk etti
Savcı, duruşmanın devam etmesini ve sanık ifadelerinin alınmasını istedi. Ancak avukatlar, savcının talebine tepki göstererek duruşmanın devamına karşı çıktılar. Hâkim beraat talebini dikkate almayarak duruşmaya devam etme kararı alınca, salon izleyicilerinin yuhalamaları ve alkışlarıyla hâkimi terk etti.
Hakim salona geri geldi; avukatlar itirazlarını sundu
Hâkim, izleyicilerin tepkilerinin ardından duruşmaya dönerek avukatların itirazlarını dinlemeye başladı. Sanık avukatı, “İddialardan biri, dağılım için yapılan ihtara uyulmaması. Polis ihtarı kim, ne zaman, nasıl yaptığını söyleyemiyor. Bu nedenle derhal beraat talep ediyoruz. Yanlış bir soruşturma ile hazırlanan iddianamenin kabul edilmemesi gerekirdi. Delil araştırması yapmadan duruşmaya devam etmek gereksiz” diyerek
