Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) dün yaptığı açıklamaya göre faizlerdeki 500 baz puanlık artışın ardından dolar/TL paritesi, uzun bir aradan sonra günü düşüşle tamamlamıştır. Kur tarafındaki bu düşüş, Merkez Bankası’nın rezerv satışlarıyla ilgili spekülasyonları da beraberinde getirmiştir. Yapılan yeni değerlendirmeler, yıllar sonra dolar sahipleri için önemli bir gelişmenin yaşandığını ortaya koymuştur.
TCMB, Mart ayı itibarıyla net rezervlerinde milyarlarca dolarlık bir kayıp yaşamış ve dolar/TL paritesini kontrol altına almakta zorlanmıştır. Ancak 21 Mart tarihli Para Politikası Kurulu toplantısında faizlerin sabit bırakılacağı beklentileri seçimler nedeniyle artarken, TCMB’nin aldığı 500 baz puanlık faiz artışı ekonomide beklenmedik bir etki yaratmıştır.
Özellikle dolar/TL paritesindeki düşüşlerin ardında rezerv satışları mı yoksa başka bir neden mi olduğu merak konusu olmuştu. Ancak TCMB’nin, dolar kuru yükselirken rezervlerini satmadığı ve hatta artırdığı ortaya çıkınca, düşüşlerin gerçek kaynağı araştırılmaya başlanmıştır.
500 baz puanlık faiz artışı uluslararası yatırımcılar tarafından, TCMB’nin sıkı para politikalarını uzun vadeli sürdüreceği konusunda bir güvence olarak değerlendirilmiştir. Bu kararın ardından yabancı yatırımcıların TL’ye olan ilgisi artarken, özellikle Londra’dan Türkiye eurobondlarına büyük yatırımlar yapıldığı gözlemlenmiştir. Sadece dün, Merkez Bankası’na eurobondlardan 2.2 milyar dolarlık bir giriş sağlanmıştır ki bu rakam son yılların en yükseği olarak kayıtlara geçmiştir.
Uzmanlar, Türkiye’deki ekonomik ortamın seçimlerin ardından uluslararası yatırımcıları cezbetmeye başladığını belirtirken, sıcak para girişlerinin artması durumunda dolar kurunda ciddi bir artış yaşanmayacağını vurgulamaktadır.