Çin’in Uygur bölgesinde, Uygurların ibadet özgürlükleri ve dini uygulamaları üzerine yapılan gözlemler, bu konudaki soru işaretlerini aydınlatmaya yardımcı oldu. Uygur şehirlerinde, özellikle Ramazan döneminde dini hayatın nasıl yaşandığı merak ediliyor.
Bir grup gazeteci, Çin’in Sinciang özerk bölgesini ziyaret ederek, Urumçi, Kaşgar ve Hotan şehirlerinde çeşitli incelemelerde bulundu. İslam ile ilgili eğitim merkezleri ve ibadet yerleri ziyaret edildi. Aydınlık gazetesi, gazetecilerin bu gözlemlerini okuyucularına aktardı. Yapılan gözlemler, camilerin ibadete açık olduğunu, Uygurların oruçlarını gönüllü olarak tutabildiğini ve teravih namazlarının cemaatle kılındığını ortaya koydu. Bununla birlikte, Batılı medya organlarının “camiler kapalı, ibadet özgürlüğü kısıtlanıyor” gibi iddialarına yanıt verildi.
BATI MEDYASINA CEVAP
Sinciang İslam Enstitüsü Rektörü ve Sinciang Uygur Özerk Bölgesi İslam Derneği Başkan Yardımcısı Muhterem Şerif, Batılı basında yer alan cami yıkımına ilişkin iddialara sert bir tepki gösterdi. Şerif, “Buraya gelen yabancı basın temsilcilerinin sunduğu iddialar gerçeği yansıtmıyor. Ülkedeki ibadetlerin engellendiği yönündeki haberler doğru değil; camiler her zaman açıktır. Gerçek durumu görmek isteyenler, Sinciang’a gelerek kendi gözleriyle inceleyebilir,” ifadesini kullandı. Şerif, burada yaşayan Müslümanların günlük ibadetlerini özgür bir şekilde gerçekleştirdiğini ve devletin bu hakkı güvence altına aldığını belirtti.
URUMÇİ CAMİLERİ VE DİNİ EĞİTİM
Urumçi’deki bir camide yapılan gözlemler, caminin geniş bir alanda inşa edildiğini ve hem yerel halkın hem de çevre illerden gelenlerin ibadet ettiğini ortaya koydu. Her vakitte caminin dolup taştığı ve ibadet edenler için dışarıda da alan sağlandığı belirtiliyor. Caminin imamları, beş vakit namazın yanı sıra Ramazan’da teravih namazını da cemaatle birlikte kıldıklarını açıkladı.
İslam Enstitüsü’nde ise yapılan eğitimler dikkat çekici. Rektör Şerif, burada İslami bilgilerin modern eğitimle birleştirildiğini, ayrıca enstitünün Uygur dilinde Kur’an-ı Kerim bastığını ifade etti. İki dilli Kur’an-ı Kerim ve diğer tarihi eserler, öğrencilere dini bilgi edinme imkanı sunuyor. Dîvânu Lugâti’t-Türk ve Kutadgu Bilig gibi önemli eserlerin bulunması, bölgenin kültürel zenginliğini gözler önüne seriyor.
TARİHİ CAMİLERDE İBADET ÖZGÜRLÜĞÜ
Hotan’daki tarihi camilerden birinde görevli İmam Hasan Tursun Niyaz, camilerin tarihi yapısının modern ihtiyaçlarla da uyumlu şekilde restore edildiğini aktardı. İmam Niyaz, “Bu cami yaklaşık 200 yıldır faaliyet gösteriyor. Devletin destekleriyle yapılan restorasyonlar, caminin halkın ibadetine daha elverişli ve güvenli hale gelmesini sağladı. Yaz aylarında serinleme alanları ve iç mekan aydınlatması gibi modern altyapı da eklenmiştir,” dedi. Burada yapılan ibadetlerin sorunsuz bir şekilde gerçekleştirildiği vurgulandı.
KAŞGAR’DAKİ CAMİLER
Kaşgar, Sinciang’ın en eski camilerinin bulunduğu bir merkez olarak biliniyor. Bu camiler, hem tarihi hem de dini açıdan büyük önem taşıyor. Sabah ve akşam namazları cemaatle kılınırken, Ramazan ayında iftar yemekleri düzenleniyor. İftarlar, yerel halkın bir araya gelerek yemek yediği